…wurde ich gefragt…

Forumlar Almanca Dersleri İle İlgili Sorular ve Cevaplar …wurde ich gefragt…

ALMANCAX FORUMLARINA HOŞGELDİNİZ. FORUMLARIMIZDA ALMANYA VE ALMANCA HAKKINDA ARADIĞINIZ HER TÜRLÜ BİLGİYE ULAŞABİLİRSİNİZ.
    derwisch
    Katılımcı

    selam,

    Basliktan da anlasilacagi gibi benim problemim bir anlatim bicimi…
    “vor kurzem wurde ich gefragt, warum es “in den zwanziger Jahren” und nicht “in den zwanzigen Jahren” heißt.”

    …yukaridaki cümlede isaretledigim kelime grubunun dogrulugundan süpheliyim. Bana “wurde mir gefragt” daha dogruymus gibi geliyor…

    Üstelik “jemanden nach etwas fragen” (birini bir sey sormak) degilmiydi bu…     

    mikail
    Katılımcı

    “fragen” Akkusativ gerektirir,bu yüzden doğrudur.
    Zaten; “jemanden” Akkusativ değil mi?
    “fragen” Türkçeye çevrildiğinde biraz kafa karıştırır herkeste.Bence bunu Türkçeye “birisine soru sormak” olarak değil, “birisini sorgulamak” şeklinde çevirmek gerekir.

    derwisch
    Katılımcı

    selam,

    Sag olun hocam.O zaman kelime kelime cevirmede söyle olur bir örnekle:

    “Er fragt mich nach dem Weg.” …o beni yola soruyor… ;D

    sahinkartal
    Katılımcı

    Er fragt mich nach dem weg:O bana yolu soruyor.
    Gestern hat sie mich nach dir gefragt:Dün o seni bana sordu.
    Gertern hatte sie dich nach mir gefragt:Dün o beni sana sormustu.
    Die Touristen fragen den alten Mann nach dem Weg des Hotels:Turistler yaşlı adama otelin yolunu soruyorlar.

    jemanden nach etwas oder jemandem fragen:birine birşey yada birini sormak

    derwisch
    Katılımcı

    Er fragt mich nach dem weg:O bana yolu soruyor.
    Gestern hat sie mich nach dir gefragt:Dün o seni bana sordu.
    Gertern hatte sie dich nach mir gefragt:Dün o beni sana sormustu.
    Die Touristen fragen den alten Mann nach dem Weg des Hotels:Turistler yaşlı adama otelin yolunu soruyorlar.

    jemanden nach etwas oder jemandem fragen:birine birşey yada birini sormak

    selam,

    Sanirim bizdeki dativ ile akkusativ'in yeri bu fiilde Almanca'yla ters…

    “Gertern hatte sie dich nach mir gefragt:Dün o beni sana sormustu.” hele bu cümlede…. Baksaniza “wort für wort” resmen “seni bana diye” yaziyor. Gel gör durum böyle… Baska ilginc fiiller var mi acaba. Ich frag' mich…

    sahinkartal
    Katılımcı

    Selam,
    Evet Derwisch, Bunları kelime kelimesine çeviri değil de kalıp olarak,başka bir deyişle türkçe düşünüşe göre değil;almanca düşünmeye göre değerlendirilmeli.Aksi halde karşındakine söyledigin farklı;karşındakinin anladığı farklı bir sonuç çıkar.Almancada böyle daha pek çok fiil var

    mikail
    Katılımcı

    Çok haklısın şahinkartal,bazen çevirileri Türkçeye uygun hale getirmek için azcık değiştiriyoruz.
    Örnek: “Ich habe ein Heft”. Bunu “Ben bir deftere sahibim” şeklinde değil, “Benim bir defterim var” şeklinde çeviriyoruz.Oysa “haben” sahip olmak demektir.

    derwisch
    Katılımcı

    Selam,
    Evet Derwisch, Bunları kelime kelimesine çeviri değil de kalıp olarak,başka bir deyişle türkçe düşünüşe göre değil;almanca düşünmeye göre değerlendirilmeli.Aksi halde karşındakine söyledigin farklı;karşındakinin anladığı farklı bir sonuç çıkar.Almancada böyle daha pek çok fiil var

    selam,

    Mesela “hassen” fiili Türkce'de ablativ haliyle kullanilir. “birinden ya da bir seyden nefret etmek”… Tabi Almanca “von jemandem hassen” diyemiyoruz. “jemanden hassen” …ich hasse dich (w.f.w) ben seni nefret ediyorum…
    Mesela lieben, folgen vs.

    Ama benim sorumu okumamissin ki “sahinkartal”…

    derwisch
    Katılımcı

    “fragen” Akkusativ gerektirir,bu yüzden doğrudur.
    Zaten; “jemanden” Akkusativ değil mi?
    “fragen” Türkçeye çevrildiğinde biraz kafa karıştırır herkeste.Bence bunu Türkçeye “birisine soru sormak” olarak değil, “birisini sorgulamak” şeklinde çevirmek gerekir.

    selam,

    hocam bir soru daha…

    “vor kurzem wurde ich gefragt, warum es “in den zwanziger Jahren” und nicht “in den zwanzigen Jahren” heißt.”

    …bu sorunlu cümlede söyle bir degistirme yapsak: “vor kurzem hat man mir gefragt, warum es “in den zwanziger Jahren” und nicht “in den zwanzigen Jahren” heißt.”

    Bu durumda sözkonusu cümle yine edilgen catili sanirim. Ve bu sefer nesne “dativ” durumunda. Simdi soru: Nesnenin yalin durumdan bulunma durumuna dönüsmesinin nedeni “man” sözcügü müdür? Yoksa daha kapsamli bir aciklamasi var midir?

    mikail
    Katılımcı

    “hat man mir gefragt” kalıbının doğru olduğuna emin misin? Bence “man hat mich gefragt”olacak

    derwisch
    Katılımcı

    “hat man mir gefragt” kalıbının doğru olduğuna emin misin? Bence “man hat mich gefragt”olacak

    selam,

    Evet sayin hocam gözünüzden kacmamasi cok dogal, bu bilgiden gelir. Benim gibi otuzundan sonra bu Almanca isine baslamadiniz dimi…O zaman cümle teskili söyle mi dogru oluyor: “vor kurzem hat man mich gefragt, warum es “in den zwanziger Jahren” und nicht “in den zwanzigen Jahren” heißt.”

    derwisch
    Katılımcı

    @ Mikail

    Hocam bu arada Samsun'a sizin araciliginizla bir selam yollamak isterim. 5 senem orada gecti. Yukarida Kurupelit Kampüsü'nde Türk Dili ve Edebiyati okudum. 19 Mayis Lisesi'nde de (ciftlikle 56'lar arasinda) staj yapmistim. Samsun'u cok sevmistim.
    Eger hala orada ögretmenlik yapiyorsaniz cok sanslisiniz. Sizin yerinizde olmak icin ömrümün yarisini verirdim.

    Liebe Grüße

    mikail
    Katılımcı

    Sevgili derwisch, ben Samsun merkezde değil, Vezirköprüdeyim.
    Almancaya liseden sonra, 18 yaşında başladım, ama her şeyi bilmemiz mümkün değil sevgili Dostum.Kendi dilimizde bile bilmediğimiz o kadar çok şey var ki.Selam ve saygılar sunarım.

    derwisch
    Katılımcı

    selam,

    Yanit icin sag olun. Vezirköprü' ye gitmistim. En az Samsun kadar güzel bir yer.
    Almanca üzerine bu denli özen göstermeniz _üstelik karsiliksiz_ eli öpülesi bir davranis. Size calismalarinizda gercekten basarilar dilerim.
    Ben Almanya' da 3.5 yildir bulunuyorum. Yukari Saksonya Eyaleti Braunschweig sehrinde hem Almanlar icin farkli seviyelerde Türkce dersi veriyorum hem de Almancami gelistirmeye calisiyorum. Böyle iste…
    Ama gercekten zor bir dil. Ve ama bir o kadar da keyifli. Bu dili su gibi konusmayi dilerdim dogrusu…

    LG
    derwisch

    mikail
    Katılımcı

    Güzel ve hak ettiğimi sanmadığım sözlerin için çok teşekkür ediyorum, değerli arkadaşım.Ama bu kadar mütevazi de olma yani. Almancan çok çok iyi. Mutlaka çok iyi konuşuyorsundur da alçakgönüllü olman böyle yazdırıyor.Bana da uyarı vermişler herhalde yahu, bu arada. Karşılıksız çalışmanın ödülü bu olsa gerek, ne dersin? Selamlar

    yücel
    Katılımcı

    Mikail Hocam (yahut diger arkadaslar)  endunglarda takildigim bazi yerler var yardimci olurmsunuz.Asagida örnek verecegim ,cümlenin akk. o. dat. oldugunu nasil anlayacagim. ??? önceki derslerinizde anlatmistiniz ama bu cümleleri sizin dediginiz kaliba uyduramadim. :'( :'(Biraz örnekler üzerinde anlayabilecegim sekilde aciklarsaniz cok memnun olurum…

    1) Reiner ist ein schwierig….. Typ.
    2) Hans hat noch andere klein……Schwächen.
    3) In meinem Bekanntenkreis gibt es mehrere recht humorvoll….. Menschen.
    4) Das hätte ich bei einer so großzügig…. Frau nicht erwartet.
    5) Jeder neu…. Pass muss beantragt werden.

15 yanıt görüntüleniyor - 1 ile 15 arası (toplam 19)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.