Kiskanclik nedir …. Neden kiskaniriz?

Sparta son yazdigin mesaji okuyunca ….  benim  asil ne demek istedigimi anlamadigini gösteriyor bana.

Ne derler …. ya ben anlatamadim … yada sen anlamadin.

Neyse …. bu konuda tekfikir olmadigimiz belli ….

Saygi duyuyorum …

Kiskanilmak güzel ama kiskanmak güzel degil. Ne gicik dimi 

Tabi dozu fazla kacmamali. Gereksiz yere kiskanmalar aski yipratir.Asiri kiskanan insanlarin bence özgüveni az.
Bende cok kiskanirim sevdigim insanlari. Özgüvenimde bir eksiklik var sanirim 
Esim ve ben iki ruh hastasiyiz 

Hanginiz daha “hasta “?

Özgüven konusuna kesinlikle katiliyorum.

ALLAH asiri kiskananlarin serrinden korusun. 

Kiskanilmak güzel ama kiskanmak güzel degil. Ne gicik dimi 

Tabi dozu fazla kacmamali. Gereksiz yere kiskanmalar aski yipratir.Asiri kiskanan insanlarin bence özgüveni az.
Bende cok kiskanirim sevdigim insanlari. Özgüvenimde bir eksiklik var sanirim 
Esim ve ben iki ruh hastasiyiz 

Hanginiz daha “hasta “?

Özgüven konusuna kesinlikle katiliyorum.

ALLAH asiri kiskananlarin serrinden korusun. 

esmacigim cook büyük konustun.kesin senin esin coooooooooo  kiskanc olacak
(insanin sevmedigi ot dibinde bitermis)

Kıskançlık Genlerimizde Var

Haluk Ulusoy, Fatih Terim, Hakan şükür ve Schadenfreude

Geçenlerde reklamcı dostumuz Serdar Erener Almanca’da varolan  bir kavramı yeniden anımsamama neden oldu: “Schadenfreude!”

Biraz psikolojik bir kavram aslında.. “Schadenfreude!” başkalarının başarısızlığından, şanssızlığından ya da mutsuzluğundan duyulan gizli mutluluğu ifade ediyor.

Kuşku yok ki insanın olduğu her yerde kıskançlık duygusu var, insanın olduğu her yerde birilerinin başarısızlığından mutlu olma duygusu var. Bu duygu Almanya’da da var ki Almanca’da  bire bir kavramsal karşılığı var değil mi?

Bizde ise, “Schadenfreude!” duygusunu anlatan sözcük yok. Ancak  bu başkalarının başarısızlığından gizli gizli mutlu olmadığımız anlamına gelmiyor.  Aksine Türkiye “Schadenfreude!” duygusunu hem çok  yoğun, hem de açık açık yaşayan dünyadaki tek ülke!

Bizden başkası başarısız olur, şansı yaver gitmez, ya da mutsuz olursa  çoğumuz resmen mutlu oluyoruz.

Hatta başkaları başarısız olsun şansları  yaver gitmesin, ayaklarına bir şeyler dolansın diye dua ediyoruz. Niye? Çünkü “Niye ben değil?” kıskançlığını bilinçaltında çok yaşıyoruz ve başarılı olandan intikamımız almaya çalışıyoruz.

İşte kanıt…Eğer Türkiye 2008 Avrupa Futbol şampiyonasına katılamasaydı, Haluk Ulusoy ve Fatih Terim başarısız olsalardı resmen bazı köşe yazarları, yorumcular zil takıp oynayacaklardı.

İstedikleri olmadı, bu kez  başarıyı küçümsüyor, oynanan futbola çamur atıyor, konuyu Fatih Terim’in ya da futbolcuların alacakları primlere getirip hedef saptırıyorlar.

Niye çünkü içlerindeki  “Schadenfreude” duygusu o kadar derindeki, içlerindeki “niye ben değil?”  intikam duygusu o kadar sürekli beslenme gereksinimi içindeki bu yüzden başarı maşarıyı onaylamıyorlar. Bu kez acımazsızca eleştirerek karşıdakini başarısız gösterme yolunu seçiyor, sonra da yarattıkları “kağıt üzerindeki” başarısızlıktan gizlice mutlu oluyorlar.

Olan ise Türkiye’ye oluyor.  “Schadenfreude” duygusunun önüne geçemeyen sözde  köşe yazarları, eleştirmenler, yorumcular, gazeteciler sayesinde  ülke kendi kendini kemiriyor, yok ediyor, bitiriyor.

Abarttığımı düşünüyorsanız şu soruma yanıt verin. Sizce şu anda Türkiye’de  Hakan şükür’ün düştüğü durumdan gizli  gizli mutlu olan kaç kişi vardır? Bence çok..Daha düne kadar attığı bir golle milli kahraman  ilan ettiğimiz Hakan şükür’den söz ediyorum…

Çoğumuz “Schadenfreud” duygusu ile Hakan şükür’den intikam almak istiyor olabiliriz.. Burada sorun yok..

Sorun medya mensupları da bizler, sıradan insanlar gibi davranıp Hakan şükür’ü, “başarısız göstermek için” kesmeye, biçmeye, parçalamaya başladığında başlıyor. Çünkü o zaman bizler duygularımızın karşılığını medyada bulup yalnız olmadığımız, doğruları yaptığımız  duygusuna kapılıyoruz.. Ve içten içe kendimizi kemiriyoruz.  Türkiye’yi hep birlikte bitiriyoruz. Oysa başka Türkiye yok..Ve de hiç olmayacak!

alinti …

Arkadaslar siz bu ” Schadensfroh” =başkalarının başarısızlığından, şanssızlığından ya da mutsuzluğundan duyulan gizli mutluluğu ifade ediyor” hakkinda ne düsünüyorsunuz.
Biz türkler gercekten “Schadensfroh ” insanlarmiyiz ?

Yorumlarinizi  bekliyorum …

Sizce Isvicre bizi kiskaniyormu ?