DIE PARTIZIPIEN (Ortaçlar)

Forumlar Almanca Ders ve Bilgi Bankası DIE PARTIZIPIEN (Ortaçlar)

ALMANCAX FORUMLARINA HOŞGELDİNİZ. FORUMLARIMIZDA ALMANYA VE ALMANCA HAKKINDA ARADIĞINIZ HER TÜRLÜ BİLGİYE ULAŞABİLİRSİNİZ.
    mikail
    Katılımcı

              PARTIZIPIEN
                  (Ortaçlar)


    Ortaçlar ikiye ayrılır:

    A. Das Partizip Präsens             
    B. Partizip Perfekt           
                                                         
    A. Das Partizip Präsens:
          (şimdiki zaman ortacı)

    Infinitiv + d =Partizip Präsens

    lachend: gülen, gülerek
    laufend: koşan, koşarak
    wartend: bekleyen, bekleyerek
    lächelnd: gülümseyen, gülümseyerek
    lesend: okuyan, okuyarak
    stehend: duran, durarak

    B. Das Partizip Perfekt
      (Geçmiş zaman ortacı)

    das gekaufte Haus: satın alınan ev
    der gekommene Brief: gelen mektup
    die getadelte Schülerin: azarlanmış öğrenci
    der gestohlene Wagen: çalınan araba
    vertrocknet: kurumuş
    der Gelehrte: bilgin
    der Gesandte: elçi
    die Liebenden: sevenler

    Beispiele:

    1. Das schreiende Kind will Milch.
    (Bağıran çocuk, süt istiyor.)

    2. Das laut schreiende Kind will Milch.
      (Yüksek sesle bağıran çocuk, süt istiyor.)

    3. Der Lehrer kam lachend in die Klasse.
        (Öğretmen, gülerek sınıfa geldi.)

    4. Dieser lachende Lehrer heisst Armin.
        (şu gülen öğretmenin adı Armin’dir.)

    5. Ich begrüsse den lachenden Lehrer.
        (Gülen öğretmeni selamlıyorum.)

    6. Das gestohlene Auto wurde neben der Bank gefunden.
        (Çalınan otomobil, bankanın yanında bulundu.)

    7. Der betrunkene Mann liegt auf der Strasse.
        (Sarhoş olan adam, caddede yatıyor.)

    8. Ich esse das gekochte Ei.
        (Pişmiş yumurtayı yiyorum.)

    9. Die gestrickte Bluse gefällt mir sehr gut.
        (Örme bluz çok hoşuma gidiyor.)

    10. Ich habe das gelesene Buch zurückgegeben.
          (Okunan kitabı geri verdim.)

    Ortaçlar; 1.sıfat, 2.belirteç ve 3.isim olarak kullanılabilir.

    1. Das heute beginnende Seminar wird 3 Tage dauern.
        (Bu gün başlayan seminer 3 gün sürecek.)

    Die aufgehende Sonne färbt den Himmel.
    (Doğan güneş, göğü renklendiriyor.)

    Ich beobachte die im Garten spielenden Schüler.
    (Bahçede oynayan öğrencileri gözetliyorum.)

    Das servierte Essen war kalt.
    (Servis edilen yemek soğuktu.)

    Der gefangene Löwe brüllte.
    (Yakalanan aslan kükrüyordu.)

    Das geküsste Kind lächelte.
    (Öpülen çocuk gülümsüyordu.)

    2. Lächelnd betritt der Junge das Büro.
    (Delikanlı, gülümseyerek büroya giriyor.)

    Die Frau macht singend den Kaffee.
    (Bayan, şarkı söyleyerek kahve yapıyor.)

    Die Braut ging weinend aus dem Haus.
    (Gelin, ağlayarak evden çıktı.)

    Die Rosen stehen vertrocknet in der Vase.
    (Güller kurumuş bir halde vazoda duruyor.)

    3. Der Reisende kaufte eine Fahrkarte.
    (Yolcu, bir bilet satın aldı.)

    Die Deutschlernenden machen die Übungen.
    (Almanca öğrenenler, alıştırmaları yapıyorlar.)

    Die Deutschlehrende kontrolliert die Übungen.
    (Almanca öğreten (bayan) alıştırmaları kontrol ediyor.)

    Der sterbende atmete schnell.
    (Ölmekte olan (adam) hızlı nefes alıyordu.)

    Der Angeklagte verteidigt sich.
    (Sanık, kendini savunuyor.)

    Der Verwundete wurde sofort operiert.
    (Yaralı hemen ameliyat edildi.)

    Die Gefangenen  wurden freigelassen.
    (Tutsaklar serbest bırakıldı.)

    Die Getötete war eine berühmte Sängerin.
    (Öldürülen, ünlü bir şarkıcıydı.)

    Die Liebenden schützt der Gott.
    (Tanrı, sevenleri korur.)

                                        Mikail
                                    Deutschlehrer

       

    mikail
    Katılımcı

    Sevgili Centil; sorduğun soruların yanıtlarını “Almanca Bilgi Bankası” bölümünde  ” Lokale und temporale Präpositionen ve “Wechselpräpositionen” adlı bölümlerde bulabilirsin. Önce oraya bir bak, anlayamazsan tekrar sor. Hem bu bölümün konuyla ilgisi de yok. Selamlar.

    kiralciplak
    Katılımcı

    merhaba
    benim bir sorum var örneklerdeki son cümleyi anlamadım
    Die Liebenden schützt der Gott.
    (Tanrı, sevenleri korur.)
    ben bunu okuduğumda sevenler tanrıyı korur gibi bir şey anlıyorum açıklayabilirseniz cok sevinirim

    tesekkürler şimdiden

    yücel
    Katılımcı

    merhaba
    benim bir sorum var örneklerdeki son cümleyi anlamadım
    Die Liebenden schützt der Gott.
    (Tanrı, sevenleri korur.)
    ben bunu okuduğumda sevenler tanrıyı korur gibi bir şey anlıyorum açıklayabilirseniz cok sevinirim

    tesekkürler şimdiden


    SELAM DOSTUM.,,

    Acizane yardimci olmaya calisayim…

    Die Liebenden schützt der Gott.
    Bu cümlede Der Gott  subjekt( özne)  dir,
    Die Liebenden ise Akkusativ...

    Normal Bir cümle kurabilmek icin özne  her zaman basta olmayabilir.
    Eger basta degilse hemen fiilden sonra gelir… Nitekim burda da öyle oldu…

    Der Gott schützt die Liebenden.
    Die Liebenden schützt der Gott.
        Cümleler 2 sekilde de olur ve manasida aynidir  –Tanrı, sevenleri korur-

    Ayrica cümlenin manasini söylede anlayabilirsin ama her zaman da olmayabilir…
    Die Liebenden schützt der Gott.
    Burda özne Die Liebenden olamaz cünkü özne cogul , fiil ise tekil... onun icin cümlenin öznesi der Gott tur.

    “Sevenler Tanrıyı  korurlar” diyebilmemiz icin cümlenin böyle olmasi gerekir:
    Die Liebenden schützen  den Gott. 

    Bilmem yardimci olabildim mi?

    mikail
    Katılımcı

    Gerçekten çok güzel açıklamışsın Yücel, kutlarım, harika! :laugh:

    yücel
    Katılımcı

    Gerçekten çok güzel açıklamışsın Yücel, kutlarım, harika! :laugh:


    sizin sayenizde Hocam, siz isik tutmazsaniz yolumuzu göremeyiz…
    Tabi sizin aciklamalariniz gibi olmuyor ama idare edin iste… :D

    kiralciplak
    Katılımcı

    teşekkürler elbette yardımcı oldunuz gayet iyi açıklamışsınız saolun

    ben çalışmaya devam edeyim   ::)

    selamlar

6 yanıt görüntüleniyor - 16 ile 21 arası (toplam 21)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.