atatürk ile ilgili bilinmeyenler ???

Forumlar Cafe almancax atatürk ile ilgili bilinmeyenler ???

ALMANCAX FORUMLARINA HOŞGELDİNİZ. FORUMLARIMIZDA ALMANYA VE ALMANCA HAKKINDA ARADIĞINIZ HER TÜRLÜ BİLGİYE ULAŞABİLİRSİNİZ.
    Anonim
    Ziyaretçi

    – Atatürk`ün dünyada `başöğretmen` sıfatlı tek lider olduğunu,

    – Bir geometri kitabı yazdığını. Üçgen, açı, dikdörtgen gibi ve 48 tane geometri teriminin (Türkçe) isim babasını bu yazdığı kitapla bizzat Mustafa Kemal olduğunu,

    – Bir röportajda “Birleşmiş Milletlere üye olmayı düşünüyor musunuz?” diye sorulur,
    Atatürk: “şartlarımızı koyarız, kabullerine bağlı. Biz müracaat etmeyiz üye olmak için. Davet gelirse düşünürüz”. BM yasasını değiştirir ve ilk davet edilen ülke biz oluruz dediğini,

    – Yıl 1938, General McArthur´un en zor, en problemli, en buhranlı dönemi. Birden çok sıkılır ve yanında duran yüz yirmiden fazla kişiye döner ve aynen şöyle der:
    “şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal´i görmek için neler vermezdim” dediğini,

    – Yıl 2000, ABD Başkanı`nın milenyum mesajından bir alıntı :
    “Bugün milenyumun hiç şüphe yoktur ki tek devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk´ tür. Çünkü o yılın değil asrın lideri olabilmeyi başarmış tek liderdir” dediğini,

    – Yıl 1938, Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiir`den alıntı :
    “Allah bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir”

    – Norveççe`de `Atatürk gibi olmak` diye bir deyim olduğunu,

    – Kurtuluş Savaşında rütbe alan bir çok kadın askerlerimiz var.
    Ama dünya tarihine geçen tek bir üsteğmenimiz var; 700 erkek, 43 kadından oluşan bir müfrezenin reisliğine bizzat Atatürk tarafından atanmış Üsteğmen Kara Fatma olduğunu,

    – `Atatürk çiçeği`nin adını, çiçeği bulan Wanderbit Üniversitesi profesörlerinden doktor Kirk Landin`in koyduğunu ve bu çiçeğin tüm dünyada bu isimle üretilip satıldığını,

    – Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina´daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,

    – “Minber” adında bir gazete çıkarttığını ve 52 sayı yayımlanan gazetede ilk defa sansür kelimesi geçtiğini

    – Yıl 1996, Haiti Cumhurbaşkanı vasiyetinde mezar taşına yazılmasını istediği metni bırakmıştır. Diyor ki: “Bütün ömrüm boyunca Türkiye´nin lideri Mustafa Kemal Atatürk´ü anlamış ve uygulamış olmaktan dolayı mutlu öldüm” ,

    – Yıl 2005, Amerika´nın en ünlü ekonomistlerinden birisi olan Mr. Johns`un önerisi “Türkiye ekonomiyle savaşta bir tek Atatürk´ ü örnek alsın yeter” dediğini,

    VE ATATÜRK :

    “Milletimi şimdiye kadar söylediğim sözlerle ve hareketlerimle aldatmamış olmakla gurur duyuyorum.”
    M. Kemal ATATÜRK

    …mystery…
    Katılımcı

    çok teşekkürler sadece norveççede atatürk gibi olmak diye bir deyim olduğunu biliyordum diğerleri için çok teşekkürler…gerçekten çok şanslı bi milletiz.. :)

    lengur
    Katılımcı

    “…
    Milletimi şimdiye kadar söylediğim sözlerle ve hareketlerimle aldatmamış olmakla gurur duyuyorum.”
    M. Kemal ATATÜRK[/b]

    Günümüz liderlerine bakınca, bu sözün ne kadar değerli olduğunu daha iyi anlıyoruz.Utanmadan,kızarmadan insanların gözünün içine baka baka yalan söylemek, son dönem siyasetinin vazgeçilmezi oldu.Ahh bir anlayabilsek!

    Atatürk ile ilgili bir anı daha:

    “Atatürk, Amasya’ya yaptığı bir yurt gezisinde, yanında oturan valinin kulağına eğilerek sorar: “Kimdir şu tam karşımızda oturan uzun sakallı adam?”

    Vali yanıt verir: “Efendim, kendisi şIH’tır. Yörede çok hatırlısı vardır.” der.

    Atatürk, şIH’ı yanına çağırtarak: “Bak bana… İmamın ölçüsü sakalın boyunda değildir. rica etsem de şunu, en azımdan Peygamber Efendimizinki kadar kısaltsan,” der. Eliyle de boyun altı hizasını gösterir. şIH: “Emrin olur Paşam” diyerek yerine çekilir.

    Aradan günler , haftalar ve aylar geçer. Atatürk bir akşma Amasya’daki şIH’ı hatırlar. Amasya valisini telefonla arayıp durumu sorar. Vali. “şIH’ın sakal boyunda en ufak bir kısalma olmadığını, aksine kimselere de el sürdürmediğini anlatır.

    Atatürk, telefonu kapatıp eline bir kağıt kalem alır. Ve az sonra nazırını çağırıp yazdığı yazıyı Amasya Valiliğine tebliğ etmesini ister. Ertesi gün Amasya’dan bir haber gelir ki, şIH Efendi Ata’yı görmek üzere Ankara’ya yola çıkmıştır. Sakal tamamen kesilmiş, sinekkaydı bir traş olunmuş, saçlar kısaltılmış, kılık kıyafet baştan aşağı değişmiş, bambaşka bir görünüme bürünülmüş.

    Atatürk’ün mesai arkadaşları bu değişimi anlayamaz ve Ata’ya sorarlar: “Aman Paşam… O şIH ki sakalına el bile sürdürmezdi. Siz ne ettiniz de sakalını kökünden kesmesini sağladınız?”

    Atatürk, gülümser ve sonra da yanındakilere dönüp: “ Dün akşam Amasya Valiliğine bir yazı gönedridim. Ve şIH’ı Afyon’a Vali atadığımı bildirdim.”  der.

    Ardından da yeni bir yazı hazırlayıp bu yazıyı da şIH’a vermesini söyler. Yazıda şöyle demektedir: “İnancın ölçüsününün sakalda olmadığını anladığına sevindim… Valilik meselene gelince… Koltuk uğruna, bu gün sakalından vazgeçebilen, yarın başka şeyler için milletinden bile vazgeçebilir. Seni böyle bir ikileme mahkum bırakmalıyım. Kal sağlıcakla” der. “

    Kaynak: https://www.sonkursungazetesi.com/yazar.asp?yaziID=974

    grenz
    Katılımcı

    herkesin kendi gorus ve fikirlerini saygim var,yasamis veya su an aramizda olmayan herkese hemde!
    belirtmek istedgim büyük toplumlarin gelecegini bir kisiye baglamak bence o topluma ve millete yapilmis en büyük saygisizliktir,Atatürk basarili bir komutan olabilir,
    ama bundan oteye giderek büyük bir milletin kaderini bir kisiye baglamak yukardada belirttiim gibi o millete yapilmis bir saygsizliktir,sevgilerimle,,,,

3 yanıt görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.