Almanyadamı türkiyedemı yasamak mantıklı ????

Forumlar Almanya ve Diğer Avrupa Ülkeleri İle İlgili Genel Bölüm Almanyadamı türkiyedemı yasamak mantıklı ????

ALMANCAX FORUMLARINA HOŞGELDİNİZ. FORUMLARIMIZDA ALMANYA VE ALMANCA HAKKINDA ARADIĞINIZ HER TÜRLÜ BİLGİYE ULAŞABİLİRSİNİZ.
    suzan
    Katılımcı

    sizce neden Almanya yada neden Türkiye ????????????

    ertunga
    Katılımcı

    Tabi Almanya'yı seçerim..Ben Almanlar'ın o soğuk havasını seviyorm,tam yaşamak istediğim ülke..Anlamıyorum ne var bu ülke'de de illede vatan diyorsunuz,bu kadar çabuk kandırılabilen,baş kaldırmaktan bu kadar aciz bir millet ile yaşamanın nesi cazip geliyor size ?
    Tabi benim almanya'ya çıkma gibi bir imkanım yok ama eğer olsaydı tüm sevdiklerimi geride bırakarak,hiç düşünmeden giderdim.. okey:)

    schwarz66
    Katılımcı

    bende ülkemi cok seviyorum ama yasamak için çalısma hayatı ıcın almanya hayatını garantıye aldıktan sonra tr derim.Almancılara gelince bence iki kısım almancı vardır 1-türklüğü dedesi gibi olmak sanan 3.kusak ki dedeleri genelde 1960larda köyden almanyaya gitmişti,bunlar kaba olmayı kavgayı türklük sanıyo 2-kesim ki bunlar hem kültürüne sahip cıkmış hem avrupa medeniyetini insanlığını kapmış olanlar.bence 2 kesim daha cok özellikle 3. kusağın almancaya hakim olmasıyla almanlarda bizi daha iyi anlamıstır ve bu kesimi basarılı buluyorum saflar temızler içleri dışları bir burdakiler gibi cin olup adam carpmaya calışmıyolar.Hayatımda bir kız sevdim o da almancıydı sırf onun için bile almanya güzeldir içinde o olduğu için ;D

    lengur
    Katılımcı

    ALMANYA’DAKİ TÜRKLER NEDEN BU HALE DÜşTÜ

    ALMAN İş Ajansı’nın yayınladığı veriler geçtiğimiz günlerde Odatv’de yayınlandı.(bakınız  https://www.odatv.com/n.php?n=almanyadan-korkutucu-aciklama–2311101200 )
    Verilere göre, Türk ailelerin dörtte birinden fazlası açlık sınırında… Yani devlet yardımı ile yaşıyor.
    Alman Bild Gazetesi, bunu kendi açısından çok iyi kullandı…
    Odatv’de haberin yayınlandığı gün Bild’in manşetinde bu konu, “Lübnanlılar’ın yüzde 90’ı, Türkler’in yüzde 26’sı yardımla geçiniyor” şeklindeydi.
    Diğer onlarca ülke vatandaşının adı değil de, Türkler’in adı ön plana çıkarılıyordu.
    1961’de başlayan göçün ilk yıllarında garlarda törenlerle karşılanan Türkler, şimdi istenmez oldular.
    O dönemlerin zıpkın delikanlıları, artık yaşlı kuşak…
    İkinci, üçüncü, dördüncü kuşak yetişti… Beşinci kuşak geliyor…
    Ama bir şeyler iyi gitmiyor…
    Peki, o nedir?

    İşTE ÇÖKÜşÜN NEDENLERİ

    Çok fazla rakamlara dalmadan, bir analiz yapmak istiyoruz… Almanya’daki Türk gerçeklerini nokta nokta sıralayarak başlayalım;
    – Türkler’in yüzde 26’sı devlet yardımı olmadan geçinemiyor.
    – Bavyera’da okuyan Türk çocuklarının yüzde 20’ye yakını üniversiteye giderken, bu oran yüzde 10’ların altına düştü. Diğer eyaletlerde de benzer durum var.
    – Berlin’de Türk gençlerinin yüzde 50’si işsiz. Diğer eyaletlerdeki tablo da buna yakın.
    – Birinci kuşağı hiç dikkate almasak dahi, sonraki kuşakların Almanca bilgisi kötü. Sokak dili ile bozuk Almanca konuşuyorlar, birçoğu Almanca mektup bile yazamıyor.
    – İki dile tam hakim Türk sayısı neredeyse sıfır. Almancası iyi olanın Türkçesi kötü, Türkçesi iye olanın Almancası kötü.
    – Eğitim ve gelir düzeyini artırıp “Getto”lardan kurtulanlar ve Alman toplumunun içine karışanlar başarıya ulaşabiliyor.
    – Alman hapishaneleri Türk gençleri ile dolu. Uyuşturucu ile ilgili suçlar birinci sırada.
    – Cemaatlere ve dini örgütlenmelere eğilimler hızla artıyor. Birçok Türk aile, “orası- burası görünür” diye kızının yüzme dersine gitmesine izin vermiyor.
    – Dinsel bağnazlık öylesine artmış ki, “namus” adına çocuklar okul gezilerine bile gönderilmez olmuş.
    – Ramazan ve Kurban bayramlarında çocuklar, “Bugün bizim bayramımız” diye okula gönderilmiyor. Bu tür durumlar, hem Alman çocukların gözünde de hem de okula gönderilmeyen çocuğun gözünde, “Biz farklıyız” imajının yerleşmesine neden oluyor.
    – Çağ değişiyor, teknoloji ilerliyor ama eğitim düzeyi çok düşük olan Türkler çağı yakalayamıyor. Yeni iş olanaklarına yönelemiyor. Alman Havaalanları’nda bavul taşıyan Türk sayısı her geçen gün artıyor. Yani, yine bilek ve sırt gücüne dönüyorlar.
    – Almanya’da 1990’lara kadar biraz para biriktiren Türk topluluğu, bunu da Yimpaş, Kombassan, Jet-Pa, Büyük Anadolu Holding gibi, Yozgat, Konya, Kayseri çıkışlı kuruluşlara kaptırdı. 11 milyar Euro böyle battı. Bu Avrupa’daki Türkler’i ekonomik olarak çökme noktasına getirdi.
    – Sıla hasreti çeken ve yardımseverlik duyguları üst seviyeye yükselen Türkler, bu kez yardım organizasyonları tarafından dolandırılmaya başlandı. Milyonlarca Euro böyle gitti. Zaten devlet yardımı ile geçinen toplum, her Cuma günü ayrıca namaz çıkışlarında “10’ar, 20’şer Euro” ödeyerek halen bir takım yerlere destek vermeyi sürdürüyor.
    – Yaşadığı ülke toplumuna uyum sağlayan yok mu? Var… Kimi politikacı oldu, kimi sanatçı, kimi işadamı, kimi hukukçu ya da doktor… Ama genelin yanında bu rakamlar çok düşük kalıyor. Olumsuz Türk imajını düzeltmeye yetmiyor.
    – Almanya’daki Türkler bu durumdayken Ankara hükümetleri ne mi yaptı? Almanya’nın ve Avrupa ülkelerinin istekleriyle, çifte vatandaşlık olanaklarını tek tek kapattı. Türk Vatandaşlık Yasası’nda (en çok AKP hükümeti döneminde), bu ülkelerin isteği üzerine değişiklik üzerine değişiklik yapıldı. Çifte vatandaşlık yolu kapanan birçok Türk, ya köken vatandaşlığında kalacak ya da sadece Alman vatandaşlığını seçecekti. Köken vatandaşlığında kalanların sayısı, “Bir gün başıma bir şey gelirse, hiç değilse çeker giderim” düşüncesi ağır bastığından daha fazla oldu. Ankara, uyumsuzluğu destekledi.
    – Yetmedi, Köln’de AKP mitingleri yapıldı. Milli Görüş ve DİTİB otobüslerle Recep Tayyip Erdoğan’a adam taşıdı. Bu manzara Almanlar’ı ürküttü, “Kendi ülkemizde başka bir hükümet doğuyor” sanılarına yol açtı. Uyum konusundaki çabalar baltalandı. Türkler’e bakış açısını tamamen değiştiren bir dönemin başlangıcı, iki yıl önceki bu olay oldu.
    – Birçok Türk Merkez Bankası’na parasını yatırdı. Türk devletinin bankasının yasadışı bir şey yapmayacağı varsayıldı. Onlarca yıl geçince öğrenildi ki, orada yatan paraların kaynağı açıklanmalıymış ve faizinin vergisi de ödenmeliymiş. Alman Polisi, Merkez Bankası’nın Almanya şubelerini bastı, binlerce Türk ceza ödemek zorunda kaldı.
    – Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinin de uyum konusunda büyük hataları oldu. Gelenleri, “Nasılsa bir kaç yıl çalışıp giderler” diye gördüler ve uyum için gerekli adımları atmadılar, dil kurslarına ağırlık vermediler. Ve böylece koca bir 50 yıl geçti… Uyum yerine, uyumsuzluk daha çok konuşulur oldu.
    – Tüm bunlar sağ partiler ve ırkçılar tarafından malzeme olarak kullanılmaya başlandı. Böyle olunca, Türkler daha da çok içine kapanır oldu. Bir kısırdöngüye girildi.

    Bu örnekler daha da çoğaltılabilir…

    BERLİN, PARİS, AMSTERDAM MANZARALARI

    Almanya’daki ve diğer Avrupa ülkelerindeki Türkler’in hali şimdi budur…
    Buna bir de AKP’nin dayattığı “dış görünüş” muhafazakarlığı eklenince, artık boyalı kuş gibi ortaya çıkmaya başladık…
    Berlin, Paris, Amsterdam sokaklarındaki görüntülerimiz artık “İşte bu Türk” dedirtecek cinsten…
    Ve bu görüntü, ne Atatürk cumhuriyetinin yetiştirdiği kuşaklara ne de batı toplumlarına yakışıyor.
    Çözüm mü?
    Çok zor…

    https://www.odatv.com/n.php?n=almanyadaki-turkler-neden-bu-hale-dustu-2511101200

    ALMANYA’DAN KORKUTUCU AÇIKLAMA

    Hala birçok Türk için umut ve aş kapısı olan Almanya’da Türkler’in genel durumu iyileşeceğine, her geçen gün kötüye gidiyor.
    İş Ajansı tarafından yapılan bir istatistikte, Almanya’da 50 yılı deviren Türkler, bu özelliğiyle ülkeye en erken gelen göçmen grubu olmasına rağmen, en çok yardıma muhtaçlar arasına girdi.

    DÖRTE BİRİ GEÇİNEMİYOR

    Eski adıyla sosyal yardım, yeni adıyla Hartz IV, işsiz oldukları ya da geçimlerine yetecek kadar gelirleri olmadığı için veriliyor. Bu yardımları alan Türkler’in sayısı 437.099 olarak açıklandı. Bunların çoğunun da, ebeveyn olduğu düşünülürse, 300 binden fazla Türk ailenin yardıma muhtaç olduğu sanılıyor. Almanya’da sosyal yardım kişi başına yaklaşık olarak 330 Euro olarak hesaplanıyor.
    Çocuklarda bu oran daha da düşüyor.
    Kayıtlara göre, Almanya’da yaşayan ve Alman vatandaşı olmayan, kayıtlı 1.658.083 Türk bulunuyor. Türkler, 6.695.776 kayıtlı yabancı arasındaki en büyük oran. Toplam 74.671.338 Alman arasındaki yardıma muhtaçlık oranı yüzde 7.5 iken; 1.658.083 Türk arasındaki yardıma muhtaçlık oranı yüzde 26’yı buluyor.

    EN BÜYÜK NEDEN, EĞİTİMSİZLİK

    Bunun anlamı, Almanya’daki Türkler’in dörtte birinden fazlasının açlık sınırında yaşadığı. Hartz IV hesaplanırken, asgari geçim standardı göz önüne alınıyor, kira yardımı, günlük gazete, kişi başına tüketilen gıda- içecek gibi oranlar hesaplanıyor ve ona göre yardım yapılıyor. Ama her durumda, bu yardımlar, belirlenen üst sınırları aşamıyor.
    Almanya’daki Türkler, yardıma muhtaçlıkta Makedon, Sırp, Bosnalı, Hindistanlı, Kosovalı, Tailandlı, Hırvat ve Karadağlılar’ın önünde bulunuyor. Türkler’den daha fazla yardım alan gruplar ise, son yıllarda Almanya’ya gelmeye başlayan ve birçoğu ilticacı olanlar.
    Türkler’in, Almanya’ya göçün üzerinden 50 yıl geçmesine rağmen bu kadar yüksek oranda yardıma muhtaç olması ise şu nedenlere bağlanıyor:
    – Eğitim seviyesinin düşüklüğü.
    – Yeterli düzeyde dil bilememek.
    – İş hayatındaki ayrımcılık…

    BAZILARINA MALZEME OLUYOR

    Tüm bu tabloların, Almanya’daki yaşayan yabancılar üzerinde politika yapmak isteyen grupların iştahını kabarttığı da bir gerçek. Yabancılar arasındaki işsizlik ve yardıma muhtaçlık oranı arttıkça, aşırı uç örgütler, bu tabloyu her ortamda kötüye kullanarak yabancılar aleyhine programlar geliştiriyorlar.

    https://www.odatv.com/n.php?n=almanyadan-korkutucu-aciklama–2311101200

    mer19
    Katılımcı

    İki Ülke arasındaki fark
    “Almanya mı Türkiye mi?”. Bana göre iki ülke de… Çünkü iki ülkenin de kendine özgü özellikleri var.
    Almanya’da insanlar eşittir. Herkes oranın haklarına sahiptir. Almanya’da yaşamak daha kolaydır; devlet insanlara sahip çıkar. İnsanlar sokaklarda yaşamaz, devlet ev verir, iş verir; ailelere 18 yaşına kadar çocuk parası verir, Almanya’da paran olmasa bile devlet çocuğunun okula gitmesine yardım eder, 3 yaşına girmiş çocuklar mecburi olarak anaokuluna giderler, ailenin maddi durumu yetersizse devlet bunu karşılar. Devlet okulları, hastaneleri vardır. Özel olan bir yer yoktur, her şey eşittir.

    Sokaklarda kesinlikle başıboş kedi ve köpek dolaşamaz. Her hayvanın sahibi vardır. Almanya’da herkes çoğunlukla toplu taşıtları kullanır, bu yüzden trafik çok rahattır. Trafik kuralları vardır ve herkes bu kurallara mutlaka uyar.
    Türkiye’de ise Almanya’ya göre yaşamak çok daha zordur. Çünkü devlet insanına sahip çıkmıyor.Herşey maddiyata dayanmış, parası olan özele, parası olmayan devlet okullarına gitmek zorunda kalıyor; Sağlık ise başlı başına bir problem. Sağlık güvencen olsa bile gittiğin devlet hastanelerinde insan yerine konulmuyorsun.

    Trafikte kurallar var ama uyan kimse yok. Maalesef kazalar çok yaşanıyor..

    Ama Türkiye’nin de güzel yanları var tabi ki. Bunlar;
    İnsanların gelenek ve göreneklerini hatırlaması, bilmesi ve bunu diğer nesillere aktarmaya çalışması, tarihi yerler, insanların sıcakkanlılığı, misafirperverliği, bunlar özellikle ülkemizin kendine has eserleri, bunun yanında daha birçok şey daha sayılabilir.

    Zaten ülkelerin özelliklerin farklı olsa bile, yaşam biçimi aynı olması gerekir. İnsanlarla ilişkiler iyi olmalı, insanların değeri bilinmeli, insanlar ülkelerinin tarihini bilmeli, misafirperver olmalı, kurallara uyulmalı, eğitime önem verilmeli…
    Eğer bunlar her yerde aynı olursa her şey daha güzel olacaktır.
    Böylece hiçbir ülke arasında ayrım yapılmaz

    bu bir alıntıdır..

    facetoface
    Katılımcı

    Ben 6 yillik evli 5 sene tr de yasadik  1 sene 4 ay önce almanyaya yerlestik ve yuvamiz malesef yikildi ve esim beni 4 gun once terketti 2 tanede oglumuz var :(( ve bende burada kalip yada kalamayacagimi bilemiorum ….

    esma 41
    Katılımcı

    Ben 6 yillik evli 5 sene tr de yasadik  1 sene 4 ay önce almanyaya yerlestik ve yuvamiz malesef yikildi ve esim beni 4 gun once terketti 2 tanede oglumuz var :(( ve bende burada kalip yada kalamayacagimi bilemiorum ….

    ALLAH kolaylik versin ne diyelim.
    Esiniz alman mi ?

    Reyya
    Katılımcı

    Ben 6 yillik evli 5 sene tr de yasadik  1 sene 4 ay önce almanyaya yerlestik ve yuvamiz malesef yikildi ve esim beni 4 gun once terketti 2 tanede oglumuz var :(( ve bende burada kalip yada kalamayacagimi bilemiorum ….

    benim kendi fikrim: almanyada kalmaya çalış derim. Türkiyede çok zor. hem çocuklarınız açısından almanya daha iyi ama birde şu varki, evli olarak 3 yıl kalman lazım. güçlü ol çocukların için. eşin terketse bile boşanma. enazından 3 yılı doldurmaya çalış. almancanı ilerlettiğinde bak ozaman herşey sana daha kolay gelecek.

    Minacik
    Katılımcı

    Almanyada Almancayi iyi ögrendikten sonra yasamak daha mantikli

    adaizmir
    Katılımcı

    Allah kolaylik versin ne diyelim.
    Esiniz alman mi ?

    Tamam tutki 3 yıl doldu sonra bosandı,pekı ya sonra garantısı yokki oturum almanın b1 sınavındanda gectı dıyelım..

    adaizmir
    Katılımcı

    Eskiden en buyuk amacım cocugumu yurt dısında buyutmekti,Türkıye de işsiz kaldığım zaman devlet yardım etmedi,ailem desen kendılerını bıle sevmeyen kıbarlıktan nasıp alamamıs egoıst hep almayı bılen sureklı kavgaya musaıt şahıslar,gercek aılem oldugundan şüphelıydım her zaman.sonunda başardım almanyaya geldim ,ilk zamanlar belkı heyecandan güzel gelıyordu ,sonra birşeyler koymaya baslıyor,yemekleri mesela, sureklı sana bırseyler ögretme cabaları ben sadece Almanca bılmıyorum yoksa yürümeyi yemek pısırmeyı temızlıgı nefes almayı bılıyorum emekleme koşma zamanlarımı gecırdım ben ama onlara gore hayır bılmıyorsun bak böyle şöyle !! gıbı dayatmalar,koskocaman 2 unıvrsıteyı bıtırdım biri sosyolojı Edebıyat Fakültesi,diğeri İngiliz Dil filolojisi ama burada bana çömez muamelesi yapılınca şalter atıyor bende..
    benım kocam Fabrıkatör patron oldugundan fabrıkadakı işcilerden zannedıyor benı sanırım  sureklı ogretme modundaibelkıde Saf alman bır adamla evlenmenın dezavantajı bılmıyorum.bır elın yagda dıgerı balda cok şanslısın ne ıstıyorsun kızım belanımı dıyceksınız,kuralları bende severım ama gelır gelmez bismillah o,bu ,şu denılırse ,stres olursun ıster ıstemez,bırde dil okulu var,nefes alabıldıgım tek yer dıyebılırım,sınıfta rus,japon,ıtalyan vs..her ulkeden ınsanlar var,ıngılızce konusuyoruz kahve ıcıp dertlesıyoruz.
    sımdı hakkını yemeyeyım öğretmen cok iyi bir kadın bızı cok iyi anlıyor,herkese yardımcı olmaya calısıyor.pause zamanında dınledıklerım kısılerden (yalnız degılmısım)cumlesını kurdurttu bana,cunku Chıplı oturum kartı verılıs esnasında alınan parmak izi sistemi insanları sadece onurları kırarak uzaklasmalarını saglamak ıcın yapılan bır sıstem almanlara uygulanmıyor..gecen hafta bızım sınıftakı Elena adındakı kız vedalasmaya geldı,yaşayamıyorum dedi,kız yapamadı.kendıme dıyorumkı kızım Ada yuzdun kuyruguna geldın kır dizini otur yerıne,35 den sonra koyuyor bazı seyler ,turk supermarketıne gıttıgımde selamun aleykum dıyorsun aleykum selam demekten acız bızım ınsanımız,yanı sonuc Tr yede gıtsem aynı B.K buradada kalsam aynı B.K  yemın edıyorum sadece cocugum ıcın susuyorum.o cocuk bı vatandaslık alsın  ev sahıbı olsun dünya gozuyle goreyım, sonrası zaten yaşlılık nerde olsa ölürüm farketmez.

    Reyya
    Katılımcı

    Eskiden en buyuk amacım cocugumu yurt dısında buyutmekti,Türkıye de işsiz kaldığım zaman devlet yardım etmedi,ailem desen kendılerını bıle sevmeyen kıbarlıktan nasıp alamamıs egoıst hep almayı bılen sureklı kavgaya musaıt şahıslar,gercek aılem oldugundan şüphelıydım her zaman.sonunda başardım almanyaya geldim ,ilk zamanlar belkı heyecandan güzel gelıyordu ,sonra birşeyler koymaya baslıyor,yemekleri mesela, sureklı sana bırseyler ögretme cabaları ben sadece Almanca bılmıyorum yoksa yürümeyi yemek pısırmeyı temızlıgı nefes almayı bılıyorum emekleme koşma zamanlarımı gecırdım ben ama onlara gore hayır bılmıyorsun bak böyle şöyle !! gıbı dayatmalar,koskocaman 2 unıvrsıteyı bıtırdım biri sosyolojı Edebıyat Fakültesi,diğeri İngiliz Dil filolojisi ama burada bana çömez muamelesi yapılınca şalter atıyor bende..
    benım kocam Fabrıkatör patron oldugundan fabrıkadakı işcilerden zannedıyor benı sanırım  sureklı ogretme modundaibelkıde Saf alman bır adamla evlenmenın dezavantajı bılmıyorum.bır elın yagda dıgerı balda cok şanslısın ne ıstıyorsun kızım belanımı dıyceksınız,kuralları bende severım ama gelır gelmez bismillah o,bu ,şu denılırse ,stres olursun ıster ıstemez,bırde dil okulu var,nefes alabıldıgım tek yer dıyebılırım,sınıfta rus,japon,ıtalyan vs..her ulkeden ınsanlar var,ıngılızce konusuyoruz kahve ıcıp dertlesıyoruz.
    sımdı hakkını yemeyeyım öğretmen cok iyi bir kadın bızı cok iyi anlıyor,herkese yardımcı olmaya calısıyor.pause zamanında dınledıklerım kısılerden (yalnız degılmısım)cumlesını kurdurttu bana,cunku Chıplı oturum kartı verılıs esnasında alınan parmak izi sistemi insanları sadece onurları kırarak uzaklasmalarını saglamak ıcın yapılan bır sıstem almanlara uygulanmıyor..gecen hafta bızım sınıftakı Elena adındakı kız vedalasmaya geldı,yaşayamıyorum dedi,kız yapamadı.kendıme dıyorumkı kızım Ada yuzdun kuyruguna geldın kır dizini otur yerıne,35 den sonra koyuyor bazı seyler ,turk supermarketıne gıttıgımde selamun aleykum dıyorsun aleykum selam demekten acız bızım ınsanımız,yanı sonuc Tr yede gıtsem aynı B.K buradada kalsam aynı B.K  yemın edıyorum sadece cocugum ıcın susuyorum.o cocuk bı vatandaslık alsın  ev sahıbı olsun dünya gozuyle goreyım, sonrası zaten yaşlılık nerde olsa ölürüm farketmez.

    Ada hanım biliyormusunz ben deki sorunlarda beş aşağı beş yukarı sizinkine  benziyor. bende ankara üni dil tarih arkeoloji bölümü mezunuyum. yaş olarakda öyle. bende sizin gibi, herşeye içerliyorum. ilk geldiğimde almanyayı benimsememe rağmen, şu andaki duygularım tamamen farklılaşmaya başladı. bazı zamanlar vatana tekrar dönüş yapmayı dahi düşünür oluyorum sonra vazgeçiyorum. yani gidip gidip geliyor duygularım. bende sizin hayatınıza bir benzer şekilde kızımı TR de çalışarak tekbaşıma büyüttüm. tabii anneminde sayesinde. Herşey kızım için dedim.  Evlendim ve geldim buralara. almanların en büyük özelliği zannediyorum hepbilmişlik. banada aynı şeyler yapılıyor.

    adaizmir
    Katılımcı

    Ada hanım biliyormusunz ben deki sorunlarda beş aşağı beş yukarı sizinkine  benziyor. bende ankara üni dil tarih arkeoloji bölümü mezunuyum. yaş olarakda öyle. bende sizin gibi, herşeye içerliyorum. ilk geldiğimde almanyayı benimsememe rağmen, şu andaki duygularım tamamen farklılaşmaya başladı. bazı zamanlar vatana tekrar dönüş yapmayı dahi düşünür oluyorum sonra vazgeçiyorum. yani gidip gidip geliyor duygularım. bende sizin hayatınıza bir benzer şekilde kızımı TR de çalışarak tekbaşıma büyüttüm. tabii anneminde sayesinde. Herşey kızım için dedim.  Evlendim ve geldim buralara. almanların en büyük özelliği zannediyorum hepbilmişlik. banada aynı şeyler yapılıyor.

    çocuklar olmasa zaten hakikatten alır başını diledıgın yere gıdebılırsın bır tabak yemek bır yastık  sekılde kaldırır hayatı tek basına insan ,25 falan olsaydık neysede :))  şimdi yorgunluk başlıyor hayata karşı ve sen herşeyi sil baştan burada öğrenıyorsun düşünsene  ..
    artıkeliydi yok der die das'ıydı (bizim ata sözumuz vardır hani,herşeye bir kulp takma tabiri    :)yazarken sinirden guluyorum yemın ederım,sen yıne başarmışsın b1 almışsın ben daha 1 ay oldu  basladım 3 kere arızaya bagladım,hakkımda hayırlısı.iş arıyorum demişsin özelden goruselım yapabılecegımız bır sey olursa her zaman…

    careless
    Katılımcı

    Haziranin sonundan beri bu ülkedeyim ülkemi özlüyorum.. ne yazsam onuda bilmiyorum…Cok mu sansliyim cok mu sanssiz ???

    esma 41
    Katılımcı

    Haziranin sonundan beri bu ülkedeyim ülkemi özlüyorum.. ne yazsam onuda bilmiyorum…Cok mu sansliyim cok mu sanssiz ???

    Sansli olup olmadiginizi ilerleyen seneler icinde ögrenirsiniz.
    Daha cok yenisiniz .
    Yasamak,görmek ve ögrenmek lazim.
    Seneye  Haziran'da yasadiklarinizi bizimle paylasirsiniz Insallah.
    Sorunuza o zaman cevap bulacaginizdan eminim  :)

    ebsb
    Katılımcı

    herkes kendi olmayani istermis almanya da yasayanlar türkiye de yasamak istiyor türkiyede yasayanlar almanya da yasamak istiyor.yani kimse hayatindan,sehrinden ve yasadigi ülkeden memnun degil. bence ülke degistirmek cok zor bir olay almanyada uzun senler yasayipta türkiye dönenler alisamiyorlar sistem ve pratik hayata ayak uyduramiyorlar cunku türkiye artik onlarin biraktiklari gibi degil,türkiyeden almanya ya gelenlerin ise en büyük sorunu dil problemi  sisteme ister istemez adapte oluyorlar isin özeti kendine ve yeteneklerine güvenen insanlar ülke degistirmeliler yoksa insanlarin sonlari hazin oluyor

15 yanıt görüntüleniyor - 121 ile 135 arası (toplam 144)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.