› Forumlar › Almanca Dersleri İle İlgili Sorular ve Cevaplar › Almanca spor hakkında yazı yazmam gerekiyor
-
Arkadaşlar yarına Spor hakkında bir text yazmam gerekiyor…(Nasıl yaparız,neden yaparız hangilerini severiz,spor un yaşama katkılarıyla ilgili…)Bana yardımcı olabilirseniz sevinirim!= ???
-
Almanca büyük harflerle yazılınca noktalı kelimelerin hepsi mi noktasız yazılıyor?Cümlede kelimelerin hangileri büyük harfle yazılıyor?
hayır sadece i harfi büyük yazılıyor yani i-I oluyor. Almancada isimlerin hepsi büyük harfle başlıyor özel isim olsun yada olmasın fark etmez hepsi büyük harfle başlıyor.
slm yalcin sana artikelfibeli birde tel me more tavsiye ederim .artikel fibel bol animasyonlu bir program.digeride fena degil .bana kalirsa artikelleri al.hem ucuz hemdekurallari anlatantürkce izahati var.gereken bilgileri http://www.artikeller.de den bakabilirsin
Bence almanca sorulan bu soruları almanca olarak yanıtlayacaksın.
evet katılıorum mesela ben bugun almanca hocamızdan kac kez uyarı aldım yanlıs yaptıgım ıcın ama pes ettım mı?Etmedım…
Arkadaşım inşallah yardımcı olabilmişimdir…
entrollen : dürülmüş biş şeyi yuvarlayarak açmak
schieben : itmek, sürmek geschoben : fiilin geşmiş zaman hali.
anwinkeln : bükmek angewinkelt : fiilin geçmiş zana hali.
diesbezüglich : bununla alakalı
Areal : yüzey, alan ile ilgili (özel isim de olabilir).
Rottal: Özel isim olabilir. Kızıl vadi gibi birşey…
gerahmte : çerçevelenmiş, çervrilmiş (Sıfat). “der Rahmen : çerceve,ortam” den türemiş.
das Abschlaghäuschen : taksitli,indirimli ev(cik), küçük ev. der Abschlag : indirim das Häuschen : küçük ev
die Unfallversion : kaza şekli der Unfall : kaza
herwehen : esmek. üfürmek hergeweht : fiiilin perfekt (geçmiş zaman) hali
verschwinden : ortalıltan kaybolmak, yok olmak
mei : bu kelimede hata olabilir. Mai ise, mayıs anlamına gelir.
halbseidene : yarı ipek (sıfat). die Seide : ipek
das Steinchen : (küçük) çakıl taşı
inmitten : ortasında (genetiv yapı ile kullanılır) Örnek : inmitten des Meers (denizin ortasında)
falten : katlamak, bükmek
das Foyer : fuaye, giriş
gerçekten çok büyük yardımın dokundu çok teşekkürler
yaa benim bir ödevim varda türkçe bir metni almancaya çevirmem lazım biri bana yardım edebilirmii acabaa gerçekten çok minnettar olurum :angel:
yaa benim bir ödevim varda türkçe bir metni almancaya çevirmem lazım biri bana yardım edebilirmii acabaa gerçekten çok minnettar olurum :angel:
Sevgili Vanilla_17, Metni burada vermiş olsaydın belki çevirisi yapılmış olurdu.
Ödev olunca dikkat etmek zorundayız. Çünkü böyle şeyler ödev sahibini kolaycılığa itebiliyor. Yardım etmek isterken, ödev sahibine pek de iyilik yapmış olmuyoruz.
Kendinin bu konuda çalışman varsa, düzeltilmesi için buraya yazabilirsin. Yardım edecekler mutlaka çıkacaktır.Denk gelirsem ben de yanlışlarını düzeltmeye hazırım. Selamlar,
yaa aslında sizde haklısınızda ben almanca bilmiyorum okulda ders görüyoruz ama okuldaki hocanın anlatmamasından olabilir bu sanki:D ama yinede zahmet edip cevap yazdığın için sağoll:D:D
deyimlerle ilgili almanca dönem ödevim var ve ben deyim bulamıyorum yardımlarınızı bekliyorum cuma ödevi teslim etmem lazım
Von A bis Z:A'dan Z'ye kadar.
Mein Sohn hat mir die Geschichte von A bis Z erzählt.
(oğlum bana meseleyi A dan Z 'ye anlattı.)Es ist noch nicht aller Tage Abend:(Gün doğmadan neler doğar.)
d.h-es kann sich noch manches ändern.
Im Augenblick sieht es um deinen Prozess schlecht aus,aber es ist ja noch nicht aller Tage Abend.(şu anda senin dava kötü gözüküyor,ama gün doğmadan neler doğar.)mit Ach und Krach:Zar zor,güç bela
Mein Freund hat mit Ach und Krach die Prüfung bestanden.
Arkadaşım sınavı güç bela başardı.eine leichte Ader haben:Aklı bir karış havada olmak.(Leichtsinnig sein)
es wundert mich gar nicht ,dass der junge Mann auf Abwege geraten ist;
er hatte schon immer eine leichte Ader .
(Genç adamın kötü yola düştüğüne pek hayret etmedim;zaten aklı bir karış havadaydı.)Die Welt aus den Angeln heben:Dünyayı yerinden oynatmak.
D.h:Die Welt grunlegend ändern.
Junge Leute glauben immer,mit ihren Ideen die Welt aus den Angeln heben zu können.
Gençler daima fikirleriyle dünyayı yerinden oynatabileceklerini sanıyorlar.DEYIMLER
Jeden Tag: her gün
schon gut: peki,pekala
pech haben: sansi olmamak. (Wir haben Pech.Es regnet:sansimiz yok.Yagmur yagiyor.)
das macht nichts: zarari yok. (ich habe keinen Bleistift.das macht nichts.:Kursunkalemim yok.zarari yok.)
Jahre lang: yil boyunca
es geht: söyle böyle,eh iste
einkaufen gehen: alisverise cikmak
es ist aus: bitti,sona erdi,kapandi (Endlich ist es aus mit ihrer Freundschaft:nihayet arkadasliklari sona erdi.)
das ist alles: hepsi bu kadar
das wär's: tamamdir,bu kadar
guten tag: iyi günler ,merhaba
recht haben: hakli olmak,hakki olmak (ich glaube, es wird regnen. Ja,du hast recht.:Sanirim yagmur yagacak. Evet,haklisin.)
zu Fuß: yürüyerek
am besten: en iyisi,iyisi mi
nach Hause: eve
zu Hause: evde
weg müssen: gitmek,gerekmek (Es ist spät. ich mußweg.:Gec oldu.Gitmeliyim.)
sagen wir: diyelim ki….,farz edelim
zum erstenmal: ilk defa ,ilk kez
nichts dafürkönnen: elinden birsey gelmemek,caresiz olmak,suc kendinde olmamak (ich kann nichts dafür,wenn du nicht arbeitest.:Sen calismazsan ben birsey yapamam.)
weg sein: uyur kalmak,sarhos olmak,sasirmak,asik olmak (Ich bin weg für Galatasaray.:Ben Galatasaraya asigim.)
eines Tages: günün birinde,bir gün
einen Augenblick: bir dakika,bir saniye
von mir aus: benim icin hava hos,fark etmez
wie geht es dir: nasilsin
mit einem Wort: kisaca,tek sözcükle
keine Ursache!: birsey degil,rica ederim,astagfurullah
was soll das?: bu (da) ne demek (oluyor)
Platz nehmen: oturmak (Nehmen Sie Platz, bitte!: Oturun lütfen.)
auf die Nerven gehen: birinin sinirlerine dokunmak,birini sinir etmek: (Mit deinen dummen Fragen gehst du mir auf die Nerven.:Aptalca sorularinla sinirime dokunuyorsun.)
das Licht anmachen: isigi acmak,isigi yakmak
vor sich haben: yapacak seyi olmak (Ich habe heute vieles vor mir.: Bugün yapacak cok seyim var.)
du meine Güte!: Tanrim!,aman Allahim!,aman Yarabbi
in Frage kommen: söz konusu olmak, (dein Problem ist nicht in Frage gekommen.:Senin problemin hic söz konusu olmadi.)
im wege stehen: engel olmak,karsisina cikmak
Wieviel uhr ist es?: saat kac?
Schule haben: okulu olmak: (Heute haben wir keine Schule.: Bugün okulumuz yok.)
eine Rolle spielen: bir rol oynamak,rolü olmak,önemi olmak (Der Beruf spielt im leben eine große Rolle.: Meslegin yasantida büyük rolü vardir.)
nichts zu machen sein: yapacak hicbir sey olmamak
leid tun: üzgün olmak,acimak (es tut mir leid :üzgünüm)
Kopf: kafadan,akildan,akilda (Du kannst wohl nicht im Kopf rechnen.:Akildan hesap yapamiyorsun demek.)
Got sei Dank! : Allaha sükür!,cok sükür!
Bescheid wissen: iyi bilmek (Weißt du Bescheid, was der Lehrer gesagt hat?:Ögretmenin ne dedigini iyi biliyormusun?)
weißt du was: derim ki,diyorum ki,ne dersin?
den gleichen (anderen,nächsten usw.) Tag: ayni (diger,ertesi vs.) gün
das ist seine Sache: (bu) onun bilecegi is,kendisi bilir
es ist mir (dir,…) recht: benim icin hava hos,bence bir sakincasi yok
es geht los: basliyor (Los! Schnell! Schnell! Es geht los!: Haydi!Cabuk!cabuk!Basliyor.)
aus dem Kopf: akildan, ezbere
auf jeden (keine) Fall: her (hicbir) durumda, her türlü (hicbir) sartta, muhakkak (asla),kesinlikle,ne olursa olsun
im Augenblick: bir anda,hemen,son hizla
unter Umständen: belki,herhalde,uygun düserse
Schluß machen: bitirmek,son vermek (In zwei Minuten müßt ihr Schluß machen.:Iki dakikaya kadar bitirmelisin.)
recht: inadina
kurz und gut: kisacasi,sözün kisasi
grüss Gott!: merhaba,selam
auf den Gedanken kommen: fikrine varmak
zu Bett gehen: yatmak,yatmaya gitmek
schwarz sehen: karamsar olmak,sonunu iyi görmemek (Er ist sehr krank.Ich sehe schwarz für ihn. Cok hasta,sonunu hic iyi görmüyorum.)
in Ruhe lassen: birini rahat birakmak (Lass mich in Ruhe! Beni rahat birak)
nach wie vor: eski hamam eski tas,eskisi gibi
imstande sein: yapabilmek,elinden gelmek,agzinda bakla islanmamak
das gibt's nicht: olanaksiz,olamaz
zu Ende gehen: bitmek,sona ermek
auf den ersten Blick: ilk bakista
es handelt sich um …öz konusu olan..,önemli olan…
genug davon haben: canina tak etmek,bezmek,artik yetmek
nicht gefallen: iyi (saglikli) gözükmemek (Heute gefiel mir mein Vater nicht! Babami bugun pek iyi görmedim.)
heute oder morgen: bugün yarin (Heute oder morgen werde ich ein Auto kaufen. Bugün yarin bir araba satin alacagim.)
es kommt darauf an: bakalim (Es kommt darauf an,dass er ins Kino kommt? Bakalim sinemaya gelecek mi?)
einigermassen: söyle böyle,iyi kötü,asagi yukari (Ich weiss einigermassen nasil oldugunu iyi kötü biliyorum.)
keine Ahnung haben: bilgisi olmamak (-Wohin ist er gegangen?,-Ich habe keine Ahnung. Nereye gitti, hic bilgim yok.)
zu tun haben: yapacak isi olmamak (Ich habe viel zu tun: cok isim var.)
zur Sache kommen: kisa kesmek (Komm zur Sache! Ich habe keine Zeit.:kisa kes,vaktim yok.)
vor sich gehen: olmak,vuku bulmak (Wie der Unfall vor sich gegangen ist! Kaza nasil oldu)
einen Streich spielen: birine oyun oynamak,oyun etmek (Versuch nicht,mir einen Streich zu spielen!: bana oyun oynamaya sakin kalkma!)
nach und nach: yavas yavas
noch lange nicht: katiyen,hic,asla
ein klein wenig: biraz,cok az, bir miktar
vor Hunger sterben: acliktan ölmek
nicht im geringsten:asla,katiyyen,hic
den Entschluss fassen:karar vermek,karara varmak
auf diesem Wege:böyle,bu sekilde, bu yolla
im Schneckentempo:deve yürüyüsü,kaplumbaga yürüyüsü
Was suchst du hier?:burada ne yapiyorsun?
die Ohren spitzen: kulak kabartmak
los sein: …olmak = Was ist los? Warum weinst du? (Ne var? Neden agliyorsun?)
den Kopf schütteln: 'hayir' anlaminda kafasini sallamak,kabul etmemek = Der Lehrer schüttelte den Kopf.(ögretmen kafasini salladi)
hinter jemandem her sein: birinin arkasindan kosmak,birinin pesinde olmak = Di Männer sind hinter mir her. (Adamlar pesimde.)
ganz und gar: tamamen,bastan asagi
eins von beiden: ikisinden biri = Grün oder blau. Wähle eins von beiden. ( Yesil yada mavi.Ikisinden birini sec.)
nicht ausstehen können: cekememek,sevmemek,hoslanmamak= Entschuldige! Aber ich kann heute abend deine Freunde nicht ausstehen. (Kusura bakma! ama bu aksam arkadasini cekemem.)
zur Welt kommen: dünyaya gelmek,dogmak
P.S: Anlamadiginiz sözcükler icin örnekler yazabilirim.
suchen haben : aramak, isi olmak (Was hast du hier zu suchen? Burada ne ariyorsun?)
es satt haben : bikmak,karni tok olmak,artik yetmek
von oben bis unten :bastan asagi,tamamiyla,tepeden tirnaga
mit Leib und Seele : tüm benligiyle, yürekten
das ist keine Kunst : is tedil,hüner degil, babam da yapar
jemandem die Hand schütteln: birinin elini sikmak
Gas geben :gaza basmak,gazlamak
zu Ende sein: bitmek,sona ermek
die Achseln zucken: omuz kaldirmak,omuz silkmek
sein Wort halten: sözünü tutmak
auf die leichte Schulter nehmen: hafife almak,kolaya almak,önemsememek
Schlag: (saat) tam…da (Heute war ich Schlag neun im Büro. Bu gün tam dokuzda bürodayim.)
bis über die Ohren : cok fazla,haddinden fazla
sein lassen: yapmamak,yapmaktan caymak
kurzem :birkac gün önce,daha önce
aufs Haar stimmen :tam tamina dogru olmak (Meine Ergebnisse stimmen aufs Haar;benim sonuclarim tam tamina dogrudur.)
ein gutes (schlechtes) Gewissen haben :vicdanen rahat olma(ma)k, gönlü rahat olma(ma)k = (Ich habe meinen Vater nicht belogen. Deswegen habe ich ein gutes Gewissen;Babama yalan söylemedim.bu yüzden gönlüm rahat.)
ein für allemal : son olarak, son defa
ein Auge zudrücken: göz yummak,mani olmamak (Ich drücke ein Auge zu, aber das soll das letzte Mal sein.;Göz yumuyorum ,ama bu son olsun,)
zu weit gehen : cok olmak, ileri gitmek
die Stirn runzeln : yüzünü burusturmak,yüzünü eksitmek
schleudern : kaymak,patinaj yapmak,savurmak
wie aus der Pistole geschossen : su gibi (Ihr müsst die Wörter wie aus der Pistole geschossen sagen können.;Sözcükleri su gibi söyleyebilmelisiniz.)
nicht mehr mitmachen : (artik bir iste ) olmamak
Klasse sein : birinci sinif olmak,harika olmak,sahane olmak (Mensch! Das Buch war doch Klasse!; Yahu ,kitap harikaydi be!)
zur Hand haben : elinin altinda olmak,elinde (var) olmak
mit guten Gewissen : gönül rahatligi ile, huzur icinde, rahatlikla
nicht fertig werden : bir türlü unutamamak,akli fikri hep ayni seyde olmak,isin icinden bir türlü cikamamak
Aufnahme machen : fotograf cekmek,resim cekmek
das hat noch Zeit : acele(si) yok
Tag für Tag : her gün, her Allahin günü (Ich habe Tag für Tag gearbeitet ;her Allahin günü calistim.)
es fällt Schnee : kar yagiyorPlatz machen : yer acmak
mach's gut! : iyi günler! hoscakal! haydi eyvallah
kreuz und quer : her yana, saga sola, bir asagi bir yukari
hier und da : orada burada, yer yer, bazen ( Heute sind wir hier und da spazierengegangen; Bugün orada burada gezinti yaptik.)
Geld machen : para yapmak, cok para kazanmak
Feierabend machen : bitirmek, kapatmak, son vermek, pydos etmek
wieder auf den Beinen sein : belini dogrultmak, islerini yoluna koymak;iyilesmek ( Bist du wieder auf den Beinen?; simdi iyimisin?)
mit der Zeit : zamanla, yavas yavas
(sich) zu Tode ( lachen,ärgern,..) : son derece, cok fazla (gülmek,kizmak,..) ( Wenn Onkel Ahmet redet, lacht man sich zu Tode.;Ahmet amca konusunca gülmekten kirilirsiniz.)
Schwarz auf weiss : yazili, kagit üzerinde
SANIRIM YETERLI OLUR BU KADARI
HER ISTEDIGIN KONUYU BURADA BULABILIRSIN
SADECE YAPMAN GEREKEN SITE ICI ARAMA YAPMAK
……SAYFANIN ÜST KISMINDA ;;;;;;;;ARA::::: SECENEYI VAR ORADAN YAPABILIRSIN BUNLARI
SENIN YERINE BEN YAPTIM
umarim yardimci olabilmisimdir
kolay gelsin……..teşekkür ederim ödevin kısa bi sürede bitmesi gerekiyordu onun heyecanıyla arama yapmak aklıma gelmedi ama işime yaradı tekrar çok teşekkür ederim
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.