Almanca Ayrılabilen Fiiller ve Cümlede Kullanılışları
Bu dersimizde Almanca Ayrılabilen Fiiller ve Bu Fiillerin Cümlede Kullanılışları konusunu irdeleyeceğiz. Bildiğiniz gibi daha önceki video derslerimizde de görmüştük.
Ayrılabilen fiillerin kendilerine has bir kullanım tarzı vardı ve bu fiillerin cümle içinde kullanılış biçimlerinin mutlaka iyi bir biçimde öğrenilmesi gerekiyordu.
Aşağıda Almanca ayrılabilen fiiller konusu ile ilgili videomuzda bu fiillerden örnekler vereceğiz ve bu fiillerin cümle içinde nasıl kullanıldıklarını daha detaylı bir biçimde göreceğiz.
Dikkatle takip ediniz:
Daha önceki derslerimizde verdiğimiz ayrılabilen fiiller listesini bir kez daha vererek gözümüzün önünde durmasını sağlayalım:
Almanca ‘da ayrılabilen fiillere örnekler:
auf-
Wir hören mit der Übung auf. Wir haben mit der Übung aufgehört.
um-
Du steigst in Köln um. Du bist in Köln umgestiegen.
ab-
Ich fahre morgen um 8 Uhr ab. Ich bin um 8 Uhr von Bonn abgefahren.
bei-
Ich lege in den Brief eine Karte bei. Ich habe in den Brief eine Karte
beigelegt.
an-
Der Zug kommt um 12 Uhr an. Ich bin um 11 Uhr angekommen.
ein-
Die Frauen kaufen auf dem Markt ein. Die Frauen haben auf dem Markt eingekauft.
durch-
Der Mann geht im Park durch. Der Mann ist im Park durchgegangen.
zu-
Er nimmt ständig zu. Er hat ständig zugenommen.
mit-
Das Kind geht mit den Eltern ins Kino mit. Das Kind ist mit den Eltern ins Kino mitgegangen.
nach-
Der Schüler liest den Satz nach. Der Schüler hat den Satz nachgelesen.
vor-
Der Lehrer liest den Text vor. Der Lehrer hat den Text vorgelesen.
vorbei-
Mein Freund kommt oft vorbei. Mein Freund ist oft vorbeigekommen.
weg-
Mein Hund läuft manchmal weg. Mein Hund ist manchmal weggelaufen.
aus-
Der Junge geht abends aus. Der Junge ist abends ausgegangen.
zurück-
Papi kommt um 20 zurück. Papi ist um 20 Uhr zurückgekommen.
zusammen-
Der Bus stoßt mit dem PKW zusammen. Der Bus ist mit dem LKW zusammengestoßen.
RİSALE-İ NUR’DAN VECİZELERÖmür sermayesi pek azdır. Lüzumlu işler pek çoktur.
İnsanın bu dünyaya gönderilmesinin hikmeti ve gâyesi; Hâlık-ı Kâinat’ı tanımak ve O’na îmân edip ibâdet etmektir.
En bahtiyar odur ki : Dünya için âhireti unutmasın, âhiretini dünyaya fedâ etmesin.
Hâlık-ı Rahmân’ın ibâdından istediği en mühim iş, şükürdür.
Amelinizde Rızâ-yı İlâhî olmalı. Eğer O râzı olsa, bütün dünya küsse ehemmiyeti yok.
Bu dünya fanidir. en büyük dava, baki olan alemi kazanmaktır. insanın i’tikadı sağlam olmazsa, davayı kaybeder.
Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. Demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.
Sultan-ı kâinat birdir, her şey’in anahtarı O’nun yanında, her şeyin dizgini O’nun elindedir.
NAMAZIN EHEMMİYETİ NEDİR? TIKLA ÖĞRENİNSANIN EN BÜYÜK DAVASI NEDİR? TIKLA ÖĞRENLİSEDE GÖRDÜĞÜMÜZ DERSLER ALLAH’I BİZE NASIL TANITTIRIYOR? TIKLA ÖĞRENGençlik Rehberinde izah edildiği gibi, gençlik hiç şüphe yok ki gidecek. Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat’iyetinde, gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecek. Eğer o fâni ve geçici gençliğini iffetle hayrata istikamet dairesinde sarf etse, onunla ebedî, bâki bir gençliği kazanacağını bütün semâvî fermanlar müjde veriyorlar.
Eğer sefahete sarf etse, nasıl ki bir dakika hiddet yüzünden bir katl, milyonlar dakika hapis cezasını çektirir; öyle de, gayr-ı meşru dairedeki gençlik keyifleri ve lezzetleri, âhiret mes’uliyetinden ve kabir azabından ve zevâlinden gelen teessüflerden ve günahlardan ve dünyevî mücâzâtlarından başka, aynı lezzet içinde o lezzetten ziyade elemler olduğunu aklı başında her genç tecrübeyle tasdik eder.
.
.
.
Eğer istikamet dairesinde gitse, gençlik gayet şirin ve güzel bir nimet-i İlâhiye ve tatlı ve kuvvetli bir vasıta-i hayrat olarak âhirette gayet parlak ve bâki bir gençlik netice vereceğini, başta Kur’ân olarak çok kat’î âyâtıyla bütün semâvî kitaplar ve fermanlar haber verip müjde ediyorlar. Madem hakikat budur. Ve madem helâl dairesi keyfe kâfidir. Ve madem haram dairesindeki bir saat lezzet, bazan bir sene ve on sene hapis cezasını çektirir. Elbette, gençlik nimetine bir şükür olarak, o tatlı nimeti iffette, istikamette sarf etmek lâzım ve elzemdir.
almancax ekibi başarılar diler…